Allah,tek ilah Tanrıyı ifade eden bu kelimenin lafzi tercümesidir. Arapça konuşan bir Hristiyan ibadet ve duasında Tanrıyı ifade için Allah der. s15
İbn Arabinin yorumladığı peygamber Muhammedin Mirac risalesinden oldukça etkilenen Dante için bu Divine Comedie(İlahi Komedya)’sinin ana konusunu teşkil eden Beatricedir. s19
İslamın tevhid anlayışı her sahada kendisini ifade eder ör.sanat,şiir,tasavvuf,aşk sahalarında s19
Geometri ritim ve ışığın birleştiği Kurtuba Camiinde Endülüsün bilimin hikmetin güzelliğin aşkın ve imanın mesajı özetlenir.s21
Hristiyanlar ile Endülüslü Müslümanlar arasında var olan geleneksel polemikler esas itibariyle Enkarnasyon(hulul,cisimleşme) ve Teslis üzerinde vuku bulmaktaydı.s23
İslam o dönemde Ariusun mezhebine yakın(teslisi reddeden bir mezhep) sapık bir Hristiyan mezhep olarak görülüyordu.s23
13,yyda bile Dante Cehenneminde Muhammedi sapıklar arasına koyar.s23
Çinlilerden daha 9.yyda kağıt üretme tekniğini öğrendikten sonra araplar 800 yılının sonuna doğru Bağdatta ilk kağıt fabrikasını kurdular.Batıda Arapların yardımıyla bu icadın tanınması ve kullanılması için 400 yıl beklemek gerekecekti. Bütün Arap dünyasında kütüphaneler çoğaldı. 815te ki o zaman henüz Avrupa okumayı bilmiyordu elMemun bir milyon eseri ihtiva eden Beytül Hikmeyi Bağdatta kurdu.s42
Tevhid olayın değil fiilin nizamıdır. Yunanlılarınki gibi bir varlık felsefesi değil aksine tevhid bir fiil felsefesini temellendirir.s44
Burhan ile elde edilen neticeler ayetin zahiri anlamı ile çelişirse ayeti mecazi olarak yani ondaki sembolleri çözerek yorumlamak gerekir.(Faslul makal) s49
Bir örnek 4444 sayısı romen rakamıyla MMMMCCCCXLI4 yazılır bu da basit bir toplama veya bölme işlemini bile imkansız hale getirir.s52
İslamın çöküşü dini, siyasi bir güç için bir alet olarak kullanan iktidar ve servet heveslisi sultanların bozulmasıyla başladı.s55
Batıda İslamın çözülmesinde ve çöküşünde fukahanın sorumluluğu baskın bir etkendir.s55
El-Biruni bütün insanların kültürüne inançlarına açık olan islam toplumunun yani ümmetin birliğinin büyüklük çağındaki sembolüydü. O ümmetin bütün dillerini biliyordu.Farsça Arapça Türkçe Süryanice İbranice Yunanca Sanskritçe. Maneviyatların ve hikmetlerin anası Hind’in kutsal metinlerini Arapçaya çevirdi.s57
İslamın rönesansı onun Hind ve İspanyada sergilediği bütün boyutlarının yeniden keşfine bağlıdır.s59
Cengizhanın torunu Hulagunun Moğolları Bağdatı 1258de istila ederler, Ferdinand III de Castillede 1236da Kurtubayı ele geçiririr.
Fakat bilimsel yaratıcı ruhun sönmesinin esas sebepleri dahili sebeplerdir. 1- Taklid lehine içtihad ve yeniliğe karşı dini güvensizlik 2-Kendi içine kapanma el etek çekme ve kendini yeterli görme s60
İslam düşüncesinin ilk sakatlanması Hicri 2.yy ilk yarısında oluşan felsefi tenkitçi akım olan Mutezilenin mahkum edilmesiyle ifadesini buldu. S61
Mutezilenin doktrini iki prensip üzerine merkezileşmiştir. Allaha yönelik olarak mutlak birlik ve yücelik prensibi ,insana yönelik olarak fiillerimize doğrudan sorumluluk getiren kişisel hürriyet prensibi.Henry Corbin s61
Mutezilililer kuranın şeiratında allah tarafından vahyedilen allah kelamını onu işiten yorumlayan bazen onu siyasi güçlerin veya hem bu güçlere ve hem de resmi vaizlere teslim olmuş kitlelerin baskısıyla bozan insanların yanılgısal kelamından açık bir şekilde ayırırlar.Buradan ölümünden sonra ilk 3 yyda çoğalan ve hz.muhammede ait olduğu iddia edilen sözlere (hadislere) karşı kuşkular doğar.
İbn Haldun bize Ebu Hanifenin17 hadise sahih baktığını halbuki Hanbelin 1 asırdan daha az bir süre sonra 30.000 hadis rivayet ettiğini söyler.
Ör. Emeviler zamanında Hicretin 1.asrında Kurana karşı kader kavramını içeren hadislerin üretimi
Vardı. S63
Kader teorisi sadece tiranlık ve zulmün kelami teminatı olabilecekti. Bu teori ahlakın bütün temelini ortadan kaldırıyordu. Eğer insan hür ve fiillerinden sorumlu değilse onu cezalandırmanın hiçbir nedeni olmayacaktır.s65
Hadislerin( ve o halde sünnetin) bütün olarak atılması değil onların dikkatli kullanılması gerekir.Onlardan kuranın basit tekrarı olanlar vardır zaten bunlar faydasızdır. Kuran ile zıt düşenler vardır bunların ise dışlanması gerekir.s66
Buhari gibi en meşhur hadisçilerde bile çocuksu şeyler vardır.
Ör. Kabakla ayakkabı giymeyle bıyığın kesilmesi saçların taranması ile ilgili hadisler Bunların iman ve ondan oluşan aksiyoanla ne ilgisi vardır ? Keşke resmi hadisçiler zamanlarını bizi kuşatan meseleleri çözmek için Kuranın aktüel içerikleri üzerinde düşünmeye hasredebilselerdi.s67
İslam bilimini bu dogmatizm ve mutezilenin daha sonra ihvanı safa ve islamın yaratıcı zihniyetini meydana getiren aslında bütün zihniyetlerin temeli olan tenkitçi zihniyetin geri itilmesi olmuştur.
Oysa ki yaklaşık 10 asırdan beri ‘islami ilimler’ denen araştırmalar kutsallaştırılmış fıkıh metinlerinin ezberlenmesi ve dogmatik kelami tekrarlar olarak giderek geriledi.
Siyasi ve sosyal sahada islami düşüncenin bu değer kaybedişi el-Maverdinin mutlak monarşiyi haklı göstermek için Şurayı halifenin görevleri arasında bile saymamasıyla ifade edilebilir.s73
Müslüman hukukçular ilk 3 asırda yazılmış Ortadoğu toplumları ile ilgili eserlere ait şerhlerin şerhlerinin asırların donukluğuyla fosilleşen çözümlerini toplumsal yapısı ve tarihi ne olursa olsun her topluma uygulamak iddiasında bulundular ve giderek literalist oldular.s74
Şeriatın prensibi sadece bir ayetten değil Kuranın bütün ruhundan çıkar.Kuran 6236 ayet içermektedir sadece 228i hukuki hükümlerle ilgilidir. Toplam olarak kuranın %4ü hukuk ve %0,7si ceza ile ilgilidir. Halbuki Kuranın tamamına yakını iman ahlak doğru yol yani Allahın iradesinin gerçekleşmesi için takip edilecek prensipleri ele almaktadır.s75
İslamcılık İslamın bir hastalığıdır entegrizmin bütün dinlerin bir hastalığı olması gibi. Entegrizm mutlak gerçeğe sahip olma iddiasıdır ve neticede sadece hak iddiası değil ister ateşle olsun ister demirle olsun bu hakkı herkese zorla kabul ettirme vazifesidir.s77
Bir asır devam edecek olan ve şu iki kutup üzerinde gelişecek olan bir arayışa Afgani yol açar.
1-İslamın hem manevi hem politik topyekün rönesansı için resmi ‘ulema’nın kuru ve uyutucu yorumlarından bağımsız olarak kuranın yeni bir okuması gerekir.
2- Çağdaşlık meselesinin insanın nihai gayelerini dışlayan ve aklı Batının askeri iktisadi ve kültürel sömürgecilik prensibi olan zenginlik ve iktidar vasıtalarının araştırılmasına hasreden ‘Modern’ Batı ideolojisinden hareketle ele alınmaması gerekir.s79
İlk toplantısını 1983 yılında İstanbulda yapan İslam konferansı bilimsel komisyonu İslam dünyasındaki bilimsel araştırmalarla uğraşan mühendis ve bilimcilerin sayısını 45.000 olarak belirliyordu. Bu rakamı Japonyanın 400.000 araştırmacı sayısıyla karşılaştırmak kafidir.s86
Yaşayan bir İslam Hindin Upanişadlarından Taoizme, Kierkegarddan Dostoyevskiye İlahi buutları tanıyan ruhun büyük kaşifleriyle kendisini zenginleştirmesi lazımdır. Gazalinin İhyasının özellikle aşka ayrılan bölümündeki tavsiyesine göre ilimlerin yeniden canlandırılması Eckhart veya Saint Jean de la Croixninki gibi Attarın Ruminin Cüneydin Sühreverdinin İbn Arabinin Muhammed İkbalin deruni sufi tecübesini ister.s87
Muhammed Abduh bir İngiliz papazına şöyle yazıyordu:
Bana göre kitabı mukaddes İncil ve kuran birbirine uyan üç kitaptır aralarında sıkı bağlar olan 3 öğretidir din adamları üçünü de inceler ve aynı şekilde onlara saygı duyarlar böylece ilahi öğreti kendini tamamlar ve Onun gerçek dini bütün dinler aracılığıyla parıldar.s87
İçtihad uyanışın zorunlu şartıdır. Esas olanı öğrenmek taklid uykusundan uyanmaktır. Kuranın esas vahyinden hareketle Niçin sorusuna yani gaye ve anlam sorusuna yan çizerek gücün iradesinin ve kör büyümenin hizmetine bırakılmış bilimselcilik ve teknokrasi çağdaş putperestliklere karşı tevhidi kavgayı vermektir.s89
Allah bütün milletlere peygamberler göndermiş olduğundan örneğin Vedalar Upanişadlar Bhaghvahad Gita gibi Hindin büyük kutsal metinlerinde şüphesiz bu mesajın izleri vardır.s91
İslamın müdafaasının matematik bilimlerin inkarından geçtiğini düşünmek dine karşı işlenen en ağır bir suçtur.(Gazali) Literalist kelamcılar bu bilimlerin yaratılış veya biyolojinin insanın teşekkülü hakkında yeni şeyler getireceğinden korkuyorlardı. Bu dogmatikler Kuranın bir ansiklopedi gibi mümkün bütün bilgileri içerdiği ve dolayısıyla eğer Kuran ve hadisler ezberlenirse bütün meselelerin cevabına sahip olunacağı gibi tembelliğe sevkeden bir neticeye ulaşıyorlardı. s95
Kuranın kölelere karşı tavırdan bahsettiği zaman ve örneğin ‘inanan her köle her müşrik insandan daha iyidir’(2/221) dediği zaman köleliğin var olduğu bir ortamda nazil olan bu ayet köleliğin artık olmadığı bir toplumda değerini kaybetmez. Zorunlu olarak tarihi şeklini kaybeder fakat bütün ezeli uyarıcılık gücünü muhafaza eder. Bir insanın değeri mevkiine ve zenginliğine bağlı değil fakat takvasına ve faziletlerine bağlıdır. Bu kuran okumasının literal olamayacağı anlamına gelir.s98
Kadın ayırımı ve onların erkeğe bağımlı kılınması Saint-paulun mektuplarının da gösterdiği gibi bütün Ortadoğunun bir geleneğidir.
-Kadının öğretmesine de erkeğin hakimiyetine de müsaade etmem. O sussun ve her şeye boyun eğsin. Toplantılarda kadınlar konuşmasın. Eğer kadın çarşaf taşımazsa traş edilsin. S102
İslamın geleceği için ölümcül hata şeriat yani ilahi ezeli kanun ile 7. Yüzyılın fıkhını(yasama) karıştırmaktır.s103
Tebbet suresinde sadece kabilesinin tarihine dayanan bir hikaye mi yoksa bugünkü milletlerin veya çok uluslu kuruluşların sahip olduğu kör büyüme ve insani gayesi olmayan servet birikiminin anlamsız oluğunu mu çıkarmamız gerekir.s105 (tarihselcilere reddiye)
Allahın birliğine inanmamız yetmez bu ahenksiz dünyada allah yolunda mücadele ederek ona şahitlik söz konusudur. Bu ekonomiden ahlak ve siyasete bilimden sanata kadar bütün alanlarda olmalıdır.s107
Allahın kanununa boyun eğmeye gayret gösteren bir toplumun ilk işi hırsızlığa iten sosyal şartları yani bütün sosyal adaletsizlik ve fakirlik şekillerini ortadan kaldırmaya yönelik olmalıdır.s108
Tarihten günümüze dek iktidarın ve servetin imtiyazlıların hırsızın elinin kesilmesi gerekir diyen ayeti servet biriktirenin iki elinin kuruması gerektiğini harfen bile söyleyen 111. Surenin ayetinden çok daha sık olarak zikretmiş olmaları manidardır.s109
Medine toplumundan çok farklı merkeziyetçi büyük monarşilerle çok zengin bir kültür ve karmaşık iktisadi bir organizasyona sahip İran toplumunda yaşayan fakih Ebu Hanife(ö.150) tamamen yeni tarihi şartlarda İslamın ilk esinlerine nasıl sadık kalınabileceğini gösterdi.s111
Kuranda insanın menşei ile ilgili bir paleontolojik veya onun doğuşuyla ilgili bir embriyolojik inceleme bulmak zorunlu mudur ? Mesajı genetik veya embriyoloji dersi vermek olmayan fakat bize insanın nihai gayelerini belirlemek olan Kuran vahyine hakarettir. S119
Kuranda dünyanın yaratılışı ile ilgili ayetleri sanki bir jeoloji el kitabıymış gibi Galilenin sorgu hakimlerinin Kitabı mukaddesi okudukları şekilde mi okuyacağız. Yoksa bu güzel anlatımdan Allahın tek mutlak yaratıcı olduğunu Onun yaratma fiiliyle yaratılan varlığın tek bir şey olduğunu mu öğreneceğiz.s120 (islamoğluna reddiye)
Garaudy İlhami Gülerin de kitabına ismini verdiği ‘sabit din dinamik şeriat’ şeklindeki belirlemeyi kabul etmiş uzun örneklerle anlatmış. Dileyen 123-136. Syflara bakabilir.
Bugün eğer islam geçmişiyle dondurulmadan Jauresin ifade ettiği gibi atalarının ocağından külü değil alevi alarak medine toplumunun ruhuna sadık kalarak zamanımızın meselelerini çözümlemeyi bilirse o zaman sadece Müslümanlar için değil evrensel bir şekilde pozitivist bilimselcilik ve batılı bireyselcilikle artık felce uğramayacak olan ve medine toplumunun aşkın ve toplumsal temel değerleriyle beslenecek olan bir toplumun perspektifi açılabilecektir.s139
Gerçek bir diyalog kardeş tarafların her birisinin mütevazi şuurunda bu insanlığa bir anlam veren allaha daha yakın olmak ve daha fazla insani olmak için bizzat kendi imanındaki eksik şeylerden hareketle mümkündür.Diyaloğun gayesi o halde basit bir tölerans değil fakat karşılıklı zenginleştirmedir.s141 ( cemaate reddiye)
İmanımızdan artık bir afyon değil fakat tarihin bir mayasını yaparak aynı bir kurtuluş teolojisi bizi birleştirir.s146
Malraux ’21. Yüzyıl ya dini olacak veya olmayacak’ diye yazdığında temelde haklıydı. Zira eğer yaşayanlardan herkes için dünyanın bir anlamı varsa ve eğer o bir ise dünya ancak o zaman yaşayabilir.s147
1-İslamın hem manevi hem politik topyekün rönesansı için resmi ‘ulema’nın kuru ve uyutucu yorumlarından bağımsız olarak kuranın yeni bir okuması gerekir.
2- Çağdaşlık meselesinin insanın nihai gayelerini dışlayan ve aklı Batının askeri iktisadi ve kültürel sömürgecilik prensibi olan zenginlik ve iktidar vasıtalarının araştırılmasına hasreden ‘Modern’ Batı ideolojisinden hareketle ele alınmaması gerekir.s79
İlk toplantısını 1983 yılında İstanbulda yapan İslam konferansı bilimsel komisyonu İslam dünyasındaki bilimsel araştırmalarla uğraşan mühendis ve bilimcilerin sayısını 45.000 olarak belirliyordu. Bu rakamı Japonyanın 400.000 araştırmacı sayısıyla karşılaştırmak kafidir.s86
Yaşayan bir İslam Hindin Upanişadlarından Taoizme, Kierkegarddan Dostoyevskiye İlahi buutları tanıyan ruhun büyük kaşifleriyle kendisini zenginleştirmesi lazımdır. Gazalinin İhyasının özellikle aşka ayrılan bölümündeki tavsiyesine göre ilimlerin yeniden canlandırılması Eckhart veya Saint Jean de la Croixninki gibi Attarın Ruminin Cüneydin Sühreverdinin İbn Arabinin Muhammed İkbalin deruni sufi tecübesini ister.s87
Muhammed Abduh bir İngiliz papazına şöyle yazıyordu:
Bana göre kitabı mukaddes İncil ve kuran birbirine uyan üç kitaptır aralarında sıkı bağlar olan 3 öğretidir din adamları üçünü de inceler ve aynı şekilde onlara saygı duyarlar böylece ilahi öğreti kendini tamamlar ve Onun gerçek dini bütün dinler aracılığıyla parıldar.s87
İçtihad uyanışın zorunlu şartıdır. Esas olanı öğrenmek taklid uykusundan uyanmaktır. Kuranın esas vahyinden hareketle Niçin sorusuna yani gaye ve anlam sorusuna yan çizerek gücün iradesinin ve kör büyümenin hizmetine bırakılmış bilimselcilik ve teknokrasi çağdaş putperestliklere karşı tevhidi kavgayı vermektir.s89
Allah bütün milletlere peygamberler göndermiş olduğundan örneğin Vedalar Upanişadlar Bhaghvahad Gita gibi Hindin büyük kutsal metinlerinde şüphesiz bu mesajın izleri vardır.s91
İslamın müdafaasının matematik bilimlerin inkarından geçtiğini düşünmek dine karşı işlenen en ağır bir suçtur.(Gazali) Literalist kelamcılar bu bilimlerin yaratılış veya biyolojinin insanın teşekkülü hakkında yeni şeyler getireceğinden korkuyorlardı. Bu dogmatikler Kuranın bir ansiklopedi gibi mümkün bütün bilgileri içerdiği ve dolayısıyla eğer Kuran ve hadisler ezberlenirse bütün meselelerin cevabına sahip olunacağı gibi tembelliğe sevkeden bir neticeye ulaşıyorlardı. s95
Kuranın kölelere karşı tavırdan bahsettiği zaman ve örneğin ‘inanan her köle her müşrik insandan daha iyidir’(2/221) dediği zaman köleliğin var olduğu bir ortamda nazil olan bu ayet köleliğin artık olmadığı bir toplumda değerini kaybetmez. Zorunlu olarak tarihi şeklini kaybeder fakat bütün ezeli uyarıcılık gücünü muhafaza eder. Bir insanın değeri mevkiine ve zenginliğine bağlı değil fakat takvasına ve faziletlerine bağlıdır. Bu kuran okumasının literal olamayacağı anlamına gelir.s98
Kadın ayırımı ve onların erkeğe bağımlı kılınması Saint-paulun mektuplarının da gösterdiği gibi bütün Ortadoğunun bir geleneğidir.
-Kadının öğretmesine de erkeğin hakimiyetine de müsaade etmem. O sussun ve her şeye boyun eğsin. Toplantılarda kadınlar konuşmasın. Eğer kadın çarşaf taşımazsa traş edilsin. S102
İslamın geleceği için ölümcül hata şeriat yani ilahi ezeli kanun ile 7. Yüzyılın fıkhını(yasama) karıştırmaktır.s103
Tebbet suresinde sadece kabilesinin tarihine dayanan bir hikaye mi yoksa bugünkü milletlerin veya çok uluslu kuruluşların sahip olduğu kör büyüme ve insani gayesi olmayan servet birikiminin anlamsız oluğunu mu çıkarmamız gerekir.s105 (tarihselcilere reddiye)
Allahın birliğine inanmamız yetmez bu ahenksiz dünyada allah yolunda mücadele ederek ona şahitlik söz konusudur. Bu ekonomiden ahlak ve siyasete bilimden sanata kadar bütün alanlarda olmalıdır.s107
Allahın kanununa boyun eğmeye gayret gösteren bir toplumun ilk işi hırsızlığa iten sosyal şartları yani bütün sosyal adaletsizlik ve fakirlik şekillerini ortadan kaldırmaya yönelik olmalıdır.s108
Tarihten günümüze dek iktidarın ve servetin imtiyazlıların hırsızın elinin kesilmesi gerekir diyen ayeti servet biriktirenin iki elinin kuruması gerektiğini harfen bile söyleyen 111. Surenin ayetinden çok daha sık olarak zikretmiş olmaları manidardır.s109
Medine toplumundan çok farklı merkeziyetçi büyük monarşilerle çok zengin bir kültür ve karmaşık iktisadi bir organizasyona sahip İran toplumunda yaşayan fakih Ebu Hanife(ö.150) tamamen yeni tarihi şartlarda İslamın ilk esinlerine nasıl sadık kalınabileceğini gösterdi.s111
Kuranda insanın menşei ile ilgili bir paleontolojik veya onun doğuşuyla ilgili bir embriyolojik inceleme bulmak zorunlu mudur ? Mesajı genetik veya embriyoloji dersi vermek olmayan fakat bize insanın nihai gayelerini belirlemek olan Kuran vahyine hakarettir. S119
Kuranda dünyanın yaratılışı ile ilgili ayetleri sanki bir jeoloji el kitabıymış gibi Galilenin sorgu hakimlerinin Kitabı mukaddesi okudukları şekilde mi okuyacağız. Yoksa bu güzel anlatımdan Allahın tek mutlak yaratıcı olduğunu Onun yaratma fiiliyle yaratılan varlığın tek bir şey olduğunu mu öğreneceğiz.s120 (islamoğluna reddiye)
Garaudy İlhami Gülerin de kitabına ismini verdiği ‘sabit din dinamik şeriat’ şeklindeki belirlemeyi kabul etmiş uzun örneklerle anlatmış. Dileyen 123-136. Syflara bakabilir.
Bugün eğer islam geçmişiyle dondurulmadan Jauresin ifade ettiği gibi atalarının ocağından külü değil alevi alarak medine toplumunun ruhuna sadık kalarak zamanımızın meselelerini çözümlemeyi bilirse o zaman sadece Müslümanlar için değil evrensel bir şekilde pozitivist bilimselcilik ve batılı bireyselcilikle artık felce uğramayacak olan ve medine toplumunun aşkın ve toplumsal temel değerleriyle beslenecek olan bir toplumun perspektifi açılabilecektir.s139
Gerçek bir diyalog kardeş tarafların her birisinin mütevazi şuurunda bu insanlığa bir anlam veren allaha daha yakın olmak ve daha fazla insani olmak için bizzat kendi imanındaki eksik şeylerden hareketle mümkündür.Diyaloğun gayesi o halde basit bir tölerans değil fakat karşılıklı zenginleştirmedir.s141 ( cemaate reddiye)
İmanımızdan artık bir afyon değil fakat tarihin bir mayasını yaparak aynı bir kurtuluş teolojisi bizi birleştirir.s146
Malraux ’21. Yüzyıl ya dini olacak veya olmayacak’ diye yazdığında temelde haklıydı. Zira eğer yaşayanlardan herkes için dünyanın bir anlamı varsa ve eğer o bir ise dünya ancak o zaman yaşayabilir.s147
M.Emin Bozyiğit
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder